Beyninizi formda tutun

Organizmamızın motoruna nasıl bakılması gerektiğini anlatıyoruz.

Vücuttaki organlar zaman içinde yıpranır ve işlevlerini optimum seviyede yerine getirme kapasitesini yitirir. Beyin sağlığı yılların akıp gitmesinden en çok etkilenenlerden biridir ve uygun şekilde özen gösterilmediği takdirde konsantrasyon sorunları, uyuma zorluğu ya da hafıza kaybı yaşamaya kadar gidebilir.

Dünya Sağlık Örgütüne göre dünya genelinde yüz milyonlarca insan nörolojik hastalıklardan muzdarip. 50 milyonun üzerinde kişi epilepsi ve 47,5 kişi demans (vakaların %70’i Alzheimer’lı) hastalığına sahip.

Ancak çok sayıda araştırma, bir dizi sağlıklı yaşam alışkanlığını benimsemenin beynimizi formda tutmakta, belirli hastalıkları önlemekte ve daha kaliteli bir hayat sürmekte bize yardımcı olabileceğini kanıtladı. Sağlıklı ve dengeli beslenmek, düzenli olarak fiziksel egzersiz yapmak, sigaradan uzak durmak, alkol tüketimini sınırlamak ya da sosyal ilişkiler ağını iyileştirmek gibi alışkanlıklar.

Kafamıza iyi gelen 8 faktör

  1. Nöronlar için jimnastik

Beyin, tıpkı diğer kaslar gibi, özellikle 30 yaşından itibaren uyaranlara ihtiyaç duyar. Bulmaca, sudoku ya da bilmece çözün ya da sizi motive eden diğer zihin egzersizlerini uygulayın. Kilit nokta, hedeflere ulaşmanızı gerektiren ve beyninizi tam kapasitesinde tutmaya yardımcı olacak zorlu egzersizler yapmakta. Sinema, tiyatro, kültürel bir gezi ya da arada bir rutinin dışına çıkmak beynin esnekliği için iyidir.

  1. Kötü ruh halinden sıyrılın

Duygular ve kavrayış birbiriyle yakından ilişkilidir. Uzmanlar iyimserliğin ve iyi ruh halinin sinir sistemimizi koruduğunu ve genç bir beyni en iyi tanımlayan şeyin olumlu olma ve gelecekten beklenti duyma özelliği olduğunu belirtiyor. Değişikliklere uyum sağlamayı bilmek, hayal kırıklıklarını aşabilmek ve koşullara neşe ve iyi ruh haliyle uyum sağlamaya çalışmak çok önemli.

  1. Bırakın dinlensin

Az uyumanın beyin hücrelerini kaybetmemize neden olduğunu biliyor muydunuz? Son zamanlarda gerçekleştirilen araştırmalara göre, uyku, sinir hücrelerinin beyinde ve omurilikteki işleyişinde yalıtım materyali olan miyelinin oluşumuna katılan hücrelerin üremesini artırıyor. Tam tersine, yeterli miktarda uyumadığımızda proteinler sinapsda (nöronlar arasındaki bağlantı) birikerek düşünme ve öğrenmenin daha zor olmasına yol açıyor.

  1. İyi beslenme

Sebzeler, balık ve zeytinyağı, çoklu doymamış yağ asitleri içermeleri nedeniyle bilişsel yetersizliğin geciktirilmesine yardımcı olur. Her gün yeşil yapraklı ve normal sebze ve meyveleri tüketmek bize çok sayıda besin maddesi ve fayda sağlar, her gün fiziksel aktivite gerçekleştirmemiz durumunda bu miktar daha da artar.

Tam tersine, yağ oranı yüksek ve sebze oranı düşük bir beslenme glükoz ve kolesterol seviyelerini artırır ve beyin sağlığımız için risk oluşturabilir.

  1. Yalnız olmayınca daha iyi

Sosyal ilişkiler bilişsel gelişimde temel bir rol oynar ve demansa karşı koruyucu bir etki gösterir. Aynı şekilde, bilimsel araştırmalar çift halinde yaşamanın, iletişim kurmamız ve daha yoğun bir entelektüel etkinlik oluşturmamız dolayısıyla, nörolojik hastalığa kapılma olasılığını %50 oranında düşürdüğünü onaylıyor. Grup etkinliklerine katılın, iş yerinde aktif kalın, sosyal gruplara katılın, ortak hedeflerde rol alın…

  1. Vücudunuzu aktifleştirin

Spor hipokampusta (öğrenmeden ve hafızadan sorumlu bölge) nöronların doğmasını destekler ve var olanların ölümünü geciktirir. Yürümek, bisiklete binmek ya da bahçe ekmek gibi eylemler kan akışını iyileştirir, Alzheimer gibi hastalıklara yakalanma riskini azaltır ve kardiyovasküler sorunları önler. Dans etmek de, beyin etkinliğini artırdığından ve iletişim, hafıza ve dikkat becerilerini geliştirdiğinden, çok iyidir. Günde en az 30 dakika fiziksel aktivite gerçekleştirilmesi tavsiye ediliyor.

  1. Rahatlamayı öğrenin

Zihinsel stres uzun vadede hafıza sorunları, öğrenme sürecinde zorluk ve dikkat noksanlığı yaşanmasına neden olabilir. Pozitif tutumla, sakinliğimizi koruyarak ve sorunları göreceleştirmeye çalışarak koşullarla yüzleşmeye çalışmalıyız. Yoga, Pilates, mindfulness ya da psikolojik terapiye katılmak, gergin durumları yönetmekte zorlanıyorsak bize yardımcı olabilir.

  1. Kendinizi kitaplarla besleyin

Sık sık okumak (mesela haftada bir kitap) konsantrasyon kapasitesini artırır, nöronlar arasındaki bağlantıyı geliştirir ve hafızamızı çalıştırmakta bize yardımcı olur.

Beyni formda tutmak için, sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite ve gerginliği kontrol altında tutmak yoluyla genel sağlığımıza özen göstermemiz gerekli.

Olgunluk dönemine beynimiz kusursuz durumdayken ulaşmak istiyorsak, ona hayat boyunca iyi bakmalıyız.